Son Çağrı
Kan çok eski bir ırmak
Bütün köprüler yıkık
Sessizlikte ses korkak
Ağ örüyor karanlık
Güneşin benim- derdin,
Doğacaksan doğ artık!
Aşk, çok eski bir bahçe
Bıçak bıçak hıçkırık
Gülleri ben suladım
Ben’de kaldı kuraklık
Yağmurun benim- derdin,
Yağacaksan yağ artık!
Biz, o iki eski kuş
Nedendir bu uzaklık ?
Tüm ormanlar kaybolmuş
Kör kuyuda bir çıkrık
Kaderin benim- derdin,
Güleceksen gül artık!
Söz, çok eski bir çalgı
Sularda titrer kayık
Ben mızrapları kırdım
Sen de kov gitsin, kıtlık…
Umudun benim- derdin,
Geleceksen gel artık!
Bahaettin Karakoç