Güz Gelmeden
Sırtında taşıdığın kıl heybe Dağ rüzgârı ve lor peyniri
Gibi doluysa kır çiçekleriyle Sesler türkülere dönecektir
Üzünçse ışıklı bir sevince Dudaklarında özlem türküleri
Ve gözlerinin menevşesinde aşk Çağıldıyorsa çavlanlar gibi
Usulca gir umudun menziline Hüznü gerilerde bırak
Türküler paylaşılıyorsa eğer Dağ rüzgârları paylaşılıyorsa
Sevinç de dahildir buna Ve o zaman bütün bir yaşam
Paylaşılacak kadar güzeldir artık Heybendeki kır çiçekleri
Bir yangındır güze doğru Tutuşturur yüreğinde
Uzak özlemlerin külünü Hiç beklemediğin bir anda
Güz gelip de yangın başlamadan Tutmalısın doğanın yelesinden
Yüreğindeki seher yeli Varmalıdır sabah olmadan
Gül bahçesine sevda hevengine
Ahmet Telli